Arap Birliği, İİT ve Suudi Arabistan Doğu Kudüs’teki “bayrak yürüyüşünü” kınadı

Arap Birliği’nin 2-5 Haziran tarihleri arasında düzenlediği “Arap Ülkelerindeki Filistinlilerin İşlerini Gözetleyenler Konferansı” sona erdi. Konferansa, Ürdün, Filistin, Mısır, Lübnan, Suriye rejimi, Arap Birliği Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Çalışma Ajansı (UNRWA) ve Arap Birliği Genel Sekreterliği heyetleri katıldı.

Konferansın ardından yapılan açıklamada, İsrail’in Mescid-i Aksa’ya yönelik ihlallerinin ve Doğu Kudüs’teki provokatif “bayrak yürüyüşünün” kınandığı bildirildi. Ayrıca, aşırılıkçı dini partilerin liderlerinin Mescid-i Aksa’nın avlularında kurban kesme ritüelleri düzenleme çağrıları ve bunu yapmaları için fanatik Yahudi yerleşimcilere ve aşırılıkçılara nakit ödüller tahsis edilmesi de kınandı.

Arap Birliği, İsrail’in Gazze Şeridi’nde gerçekleştirdiği katliamları, infaz cinayetlerini, ablukayı sürdürmesini, Refah Sınır Kapısı’nda askeri kontrol sağlamasını, aç bırakma ve zorla yerinden etme uygulamalarını da şiddetle eleştirdi. Açıklamada, uluslararası topluma İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını derhal durdurması, yardım girişini kolaylaştırması ve Gazze Şeridi’nde yıkılan her şeyin yeniden inşa sürecini finanse etmeye başlaması için baskı yapma çağrısında bulunuldu. Mısır ve Katar’ın saldırıyı durdurma ve Gazze’nin yeniden inşa sürecini başlatma çabaları da memnuniyetle karşılandı.

İİT, X platformundan yaptığı açıklamada, İsrail güçlerinin Mescid-i Aksa’ya baskın düzenlemesini ve fanatik Yahudi yerleşimcilerin Eski Şehir mahallelerinde provokatif “bayrak yürüyüşü” yapmalarına izin verilmesini kınadı. Açıklamada, Kudüs’ün, Filistin Devleti’nin başkenti olduğu ve 1967’de işgal edilen Filistin topraklarının ayrılmaz bir parçası olduğu vurgulandı. İİT, İsrail’in Kudüs’ün kutsal mekanları üzerinde egemenlik kurma girişimlerini yasa dışı olarak nitelendirdi.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı da yaptığı yazılı açıklamada, Doğu Kudüs’teki Şam Kapısı’nda “bayrak yürüyüşü” yapılmasına izin verilmesini, Müslümanların duygularına yönelik bir provokasyon olarak değerlendirdi. Açıklamada, İsrail hükümet yetkilileri ve fanatik yerleşimcilerin Mescid-i Aksa’ya baskın düzenlemelerinin ve provokatif bayrak yürüyüşü yapmalarının kınandığı ifade edildi. Bu tür saldırıların, Kudüs’ün tarihi ve hukuki statüsünü ihlal ettiği ve 1967 sınırlarında bir Filistin devletinin kurulmasına yönelik çabaları baltaladığı belirtildi.

Kudüs’teki dini mercilerden “İslami Vakıflar, Din İşleri ve Kutsal Mekanlar Meclisi”, “Yüksek İslam Konseyi”, “Filistin Fetva Kurumu”, “Kudüs Yargıçlar Mahkemesi” ve “İslami Vakıflar ve Mescid-i Aksa İşleri Daire Başkanlığı” da yaptıkları yazılı açıklamada, fanatik Yahudi grupların Mescid-i Aksa’ya yönelik baskınlarını kınadı. Bu tür ihlallerin artmasının sonuçları konusunda uyarıda bulunulan açıklamada, bu durumun kutsal mekanları korumaya yönelik uluslararası yükümlülüklere aykırı olduğu ifade edildi.

Aşırı sağcı fanatik Yahudiler, İsrail’in 1967’de Doğu Kudüs’ü işgal etmesini kutlamak amacıyla her yıl provokatif “bayrak yürüyüşü” düzenliyor. Bu yıl, aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, Şam Kapısı’ndaki kutlamalara katılacağını duyurarak sosyal medyada destekçilerine katılım çağrısı yaptı. Binlerce fanatik Yahudi, İsrail bayrakları ve fanatik grupların flamalarıyla Eski Şehir’in sembolik Şam Kapısı bölgesine ulaşırken, Ulaştırma Bakanı Miri Regev de yürüyüşe katıldı. Fanatik Yahudi yerleşimciler, İsrail polisi koruması altında sabah ve öğle saatlerinde iki ayrı seferde Mescid-i Aksa’ya baskın düzenledi. Celile ve Necef Bölgesi Kalkınma Bakanı aşırı sağcı Yitzhak Wasserlauf ve Yahudi Gücü Partisi’nden Milletvekili Yitzhak Kroizer de baskın düzenleyenler arasında yer aldı.