Bilinçsiz vitamin ve gıda takviyesi böbrek sağlığını bozuyor

Bu tür takviyelerin kum oluşumundan böbrek yetmezliğine kadar çeşitli sorunlara yol açabileceğini belirten Erdem, sağlığın korunması için hastalık tanısı olmadan ve doktor tavsiyesi olmadan herhangi bir ürün kullanılmaması gerektiğini vurguladı.

Böbreklerin sodyum, potasyum ve kalsiyum gibi elektrolitlerin dengede tutulmasında, su ve asit-baz dengesinin sağlanmasında, tansiyon ve kan yapımı için gerekli hormonların üretiminde önemli rol oynadığını belirten Erdem, bu yaşamsal organların korunması için temel sağlık kurallarına uyulması gerektiğini ifade etti.

Erdem, böbrek sağlığını korumak için yüksek kalorili yiyeceklerin, özellikle unlu mamuller, yağ, şeker, meyve ve kuruyemişlerin tüketiminin azaltılması ve ideal kilonun korunması gerektiğini belirtti. Hipertansiyonun böbrek sağlığını tehdit eden önemli bir faktör olduğuna işaret eden Erdem, tuz tüketiminin de bu nedenle azaltılması gerektiğini söyledi.

Tuzun yalnızca sofra tuzlarından değil, aynı zamanda peynir, zeytin, ekmek, salça ve turşu gibi yiyeceklerden de alındığını belirten Erdem, aşırı proteinli beslenmenin de böbrek sağlığını bozabileceğine dikkat çekti.

İlaç kullanımının da böbrek sağlığını etkileyebileceğini belirten Erdem, zorunluluk dışında ağrı kesicilerin kullanılmaması gerektiğini vurguladı. Böbrek sağlığı için alkol ve sigaradan uzak durulması, fiziksel aktiviteye önem verilmesi gerektiğini belirten Erdem, Akdeniz tipi beslenme veya porsiyon kontrolü yapılan “Dash Diyeti”nin tercih edilmesinin uygun olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Erdem, gereksiz yere kullanılan vitamin ve gıda takviyelerinin böbrek sağlığını bozabileceğini, bu tür takviyelerin böbreklerde kum oluşumundan böbrek yetmezliğine kadar çeşitli sorunlara yol açabileceğini ifade etti. Kan tahlili ve diğer tetkiklerin sonucuna göre hekim tarafından önerilmedikçe, hiçbir gıda takviyesinin kullanılmaması gerektiğini vurgulayan Erdem, gıda takviyelerinin Sağlık Bakanlığı tarafından ruhsatlandırılmış ürünler arasından seçilmesi gerektiğini belirtti.

Erdem, özellikle böbrek yetersizliği olan kişilerin bitkisel tedavi yöntemlerinden kaçınması gerektiğini söyleyerek, bitkisel tedavilerin doz ayarının zor olduğunu ve böbreklerin bu maddeleri atmakta zorlandığı durumlarda toksik etki yapabileceğini belirtti. Vücudun ihtiyacından fazla alınan vitamin ve takviyelerin zamanla taş oluşumuna neden olabileceğini ve hormon dengesizliklerine yol açabileceğini ifade etti.