Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırıyoruz. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz. Veri politikamız ile ilgili aklınıza takılan tüm soruları iletişim formu üzerinden bizlere sorabilirsiniz.
Gündemi yakala, kullanıcıların ve yazarların haberlerini takip et!
Son Dakika
Yemek Tarifleri
Diğer
Gazeteler
Bölgelere Göre
İnteraktif
Bağlantılar
Siyasiler
Bizi Takip Edin
Yayın: 23.11.2024 - 16:22
Güncelleme: 23.11.2024 - 18:10
3386 kez okundu
Bu hafta boyunca piyasalarda karışık bir seyir izlenirken, gelecek hafta ABD’de açıklanacak büyüme verileri önemli bir gündem maddesi olarak öne çıkıyor.
ABD ekonomisinin “yumuşak iniş” yapma ihtimali, varlık fiyatları üzerinde etkili olmaya devam ederken, artan jeopolitik riskler bu yükselişi sınırlıyor. Rusya-Ukrayna geriliminin artması ve Fed’in enflasyonla mücadelesinin öngörülenden daha uzun sürebileceği beklentileri, piyasa fiyatlamalarını karmaşık hale getiriyor.
Diğer yandan, ABD’deki başkanlık seçiminin sonuçları ve Başkan Donald Trump’ın ekonomi politikaları da piyasa oynaklığını artıran unsurlar arasında yer alıyor. Trump’ın kabine oluşturma çalışmalarına ilişkin belirsizlikler yatırımcıların odağında. Ayrıca, salı günü açıklanacak olan Federal Açık Piyasa Komitesi’nin (FOMC) toplantı tutanakları, Fed’in gelecek projeksiyonları hakkında ipuçları verebilir.
ABD’deki mali borç sürdürülebilirliği konusu, Federal Rezerv’in finansal istikrar raporunda en önemli risk olarak belirtiliyor. Artan Hazine ihraçlarının özel yatırımlar üzerinde baskı oluşturabileceği ve ekonomik durgunlukta politika tepkilerini kısıtlayabileceği endişeleri de gündemdeki önemli başlıklar arasında.
Geçtiğimiz hafta, ABD’de imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) ve hizmet sektörü PMI verilerindeki artışlar, piyasa beklentileriyle uyumlu gerçekleşti. Öte yandan, güvenli liman varlıklara olan talep de arttı; altının ons fiyatı haftalık bazda yaklaşık %6 artarak 2.715 dolara yükseldi.
Borsa tarafında, Trump’ın zaferiyle ABD borsalarında olumlu bir hava hakim. Nvidia’nın beklentilerin üzerinde açıkladığı bilanço, şirketin hisselerinin yeniden toparlanmasını sağlasa da, gelecek projeksiyonları piyasa beklentilerini karşılamadı. Diğer taraftan, Alphabet hisseleri, Google’a yönelik antitröst davaları nedeniyle önemli bir değer kaybı yaşadı.
Avrupa borsalarında ise, Rusya-Ukrayna gerilimi ve ECB’nin faiz indirimine gidebileceği beklentileri ile karışık bir seyir izleniyor. Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde’ın açıklamaları, ekonomik entegrasyonun önemini vurgularken, Almanya Merkez Bankası Başkanı Joachim Nagel de zayıf PMI verilerinin Almanya ekonomisinin zor durumda olduğunu gösterdiğini belirtti.
Asya borsalarında, Güney Kore dışında çoğu piyasa satış baskısı altında kaldı. Çin ekonomisine ilişkin endişeler ve Donald Trump’ın yüksek tarife tehditleri, bölgedeki risk algısını artırdı. Japonya ise ekonomiyi canlandırmak için 250 milyar dolarlık bir paket açıkladı, ancak Japonya Merkez Bankası’nın gelecekteki faiz artışı ihtimali yatırımcıların gündeminde.
Yurt içi piyasalarda ise Borsa İstanbul haftalık bazda %1,71 değer kazandı. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) ise faiz oranını %50’de tutarak politika faizini değiştirmedi. Bu karar, enflasyon ve ekonomik beklentilerle uyumlu olarak dikkatle izleniyor.
Geçen hafta boyunca, küresel ve yerel ekonomik gelişmelerin piyasalarda yarattığı belirsizlik devam ederken, önümüzdeki hafta açıklanacak ekonomik veriler, para politikalarında atılacak adımlar hakkında daha fazla ipucu sunabilir.
Yorumunuz minimum 10 karakter olmalıdır. (0)
Ziyaretçi olarak yorum yapıyorsun, dilersen Giriş Yap
Henüz bildirimin bulunmuyor.