Ombudsman raporu… “Kaymakamın ikametgâh belgesi düzenleme yetkisi yok. Yetki muhtarda”

Raporda, eksik belgeler nedeniyle arazi kiralanan kişinin hak sahipliği vasfına sahip olmadığını belirtti. Bu nedenle kira kararı ve sözleşmenin geçersiz ve yasalara aykırı olduğunu vurguladı.

Varol, Bohur Özoğlu’nun Ombudsmanlık makamına başvurarak, Boğaztepe’de ikamet etmemesine rağmen Zeynep Açıkada’ya İçişleri Bakanlığı tarafından sulu tarım amacıyla Boğaztepe’de bulunan bir arazinin verildiğini iddia ettiğini açıkladı. Özoğlu, arazinin sulu tarıma uygun olmadığını, 2017 yılında komisyon ve bakanlık tarafından reddedilmesine rağmen, 31 Ekim 2019 tarihinde kaymakamlığın hatırlatması üzerine 9 Ocak 2020 tarihinde dönemin İçişleri Bakanı’nın onayı ile haksız yere Açıkada’ya verildiğini ileri sürdü ve soruşturma başlatılmasını talep etti.

Varol, başvuru üzerine konunun Ombudsman Yasası çerçevesinde incelendiğini ve rapor hazırlandığını belirtti.

Yapılan soruşturma sonucunda, Açıkada’nın başvurusu sırasında sunduğu ikametgah belgesinin mevzuata uygun olmadığı tespit edildi. Varol, yasanın ikametgah belgesi düzenleme yetkisini muhtarlara verdiğini, kaymakamların bu yetkiye sahip olmadığını ifade etti.

İdarenin hak sahipliği tespitini yapabilmesi için müracaat şartlarının ve kriterlerinin eksiksiz olması gerektiğine dikkat çeken Varol, Açıkada’nın ikametgah belgesinin yetkisiz bir kişi olan kaymakam tarafından düzenlendiğini ve bu nedenle geçerliliğinin bulunmadığını belirtti. Bu durumun, Açıkada’nın hak sahipliği kriterlerinden biri olan ilgili köyde ikamet etme ve bunu belgeleme şartını karşılamadığını ve dolayısıyla hak sahipliği vasfını ortadan kaldırdığını vurguladı.

Araziyle ilgili yapılan incelemede, arazinin sulu tarıma uygun olmadığına dair bir bulguya rastlanmadığını ve Tarım Dairesi’nin parselde sulu tarım yapılabileceğini teyit ettiğini dile getiren Varol, Özoğlu’nun iddialarının bu yönüyle doğru olmadığını belirtti.

Sonuç olarak, Varol, Zeynep Açıkada’nın eksik belgeleri nedeniyle hak sahipliği vasfına sahip olmadığını, dolayısıyla idarenin araziyi kiralama kararının ve sözleşmenin geçersiz olduğunu ve yasal mevzuata aykırı olduğunu ifade etti.