Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırıyoruz. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz. Veri politikamız ile ilgili aklınıza takılan tüm soruları iletişim formu üzerinden bizlere sorabilirsiniz.
Gündemi yakala, kullanıcıların ve yazarların haberlerini takip et!
Son Dakika
Yemek Tarifleri
Diğer
Gazeteler
Bölgelere Göre
İnteraktif
Bağlantılar
Siyasiler
Bizi Takip Edin
Yayın: 22.10.2024 - 13:06
Güncelleme: 22.10.2024 - 13:34
3318 kez okundu
Balıkesir Üniversitesi Edremit Meslek Yüksekokulu Zeytin ve Zeytin Teknolojileri Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Mücahit Kıvrak, zeytinyağının içine zeytinden elde edilmeyen yağların karıştırılmasının “tağşiş” olarak adlandırıldığını ifade etti.
Dr. Kıvrak, zeytinyağı adı altında satılan ve pirina yağı gibi başka sıvıların içinde yer alan bitkisel yağlar ile mineral yağların “sahte zeytinyağı” olarak tanımlandığını belirtti. Son dönemde, sahte markacılık olaylarının arttığını vurgulayan Kıvrak, Ayvalık, Geyikli ve Mudanya gibi bölgelerin adını taşıyan, gerçekte var olmayan kooperatiflerde üretilen sahte zeytinyağlarının piyasada dolaştığını söyledi.
Kıvrak, tüketicilerin tağşiş veya sahte zeytinyağlarını ayırt edebilmek için fiyatlara dikkat etmeleri gerektiğini açıkladı. Gerçek zeytinyağından çok daha düşük fiyatlarla satılan sahte yağların yaygın olduğunu belirten Kıvrak, yalnızca fiyata bakmanın yanıltıcı olabileceğine dikkat çekti.
E-ticaret platformları ve pazar yerlerinde denetimin yetersiz olduğunu belirten Kıvrak, bu tür yerlerden yapılan alımların risk taşıdığını vurguladı. Tüketicilerin, zeytinyağını tadı ve kokusuna dikkat ederek, güvenilir kaynaklardan temin etmelerini önerdi.
Pazar yerleri ve sanal platformlardan zeytinyağı satın alanların yanıltılma olasılığının yüksek olduğuna işaret eden Kıvrak, sahte yağların genellikle rafine yağlardan üretildiğini ve bu yağlara klorofil eklendiğini açıkladı. Klorofilin, özellikle yurt dışında hazır olarak temin edilebildiğini belirten Kıvrak, bu yöntemle üretilen sahte zeytinyağlarının kokusunun ve tadının da asla gerçek zeytinyağına benzemediğini ifade etti.
Kıvrak, tüketicilerin sahte zeytinyağını anlamalarına yardımcı olabilecek bazı ipuçları sundu. Bu yağların genellikle sirke ya da yağlı boya kokusu yaydığını, oksidasyon sürecine girdiklerinde de bu kokunun daha belirgin hale geldiğini belirtti.
Edremit Körfezi Zeytin ve Zeytinyağı Üreticileri Dernekleri Federasyonu Başkanı Mehmet Hakkı Semerci, zeytinyağının gerçek olup olmadığını anlamanın sadece rengine dayanarak yapılamayacağını vurguladı. Boya ve aroma eklenerek zeytinyağıymış gibi satılan farklı yağların mevcut olduğunu ifade eden Semerci, bu tür uygulamaların yasaklanması gerektiğini söyledi.
Gerçek zeytinyağı üreticilerinin ürünlerinin istismar edildiğini dile getiren Semerci, bu konuda sıkı bir denetim mekanizmasına ihtiyaç duyulduğunu belirtti. Gıda polisinin sadece zeytinyağı değil, tüm gıda ürünlerinde sahtekarlıkları önlemesi için gerekli olduğunu vurguladı.
Edremit Ziraat Odası Başkanı Ali Yılmaz Diker de tüketicileri tanımadıkları firmalardan zeytinyağı veya diğer ürünleri satın almamaları konusunda uyardı. Diker, taklit ve tağşiş gıda ürünleri ile ilgili yasal düzenlemelerin ve ağır cezaların gerekliliğine dikkat çekti. Zeytinyağı satan kişilerin üretim ve satış merkezlerini takip etmelerini öneren Diker, internet üzerinden sadece satış yapan firmalardan uzak durulması gerektiğini belirtti.
Yorumunuz minimum 10 karakter olmalıdır. (0)
Ziyaretçi olarak yorum yapıyorsun, dilersen Giriş Yap
Henüz bildirimin bulunmuyor.