ABD ve İngiltere bugüne kadar Yemen’de Husilere ait 91 hedefi vurdu

Husiler, 2014’ten bu yana başkent Sana’nın yanı sıra Hudeyde kenti gibi stratejik bölgeleri kontrol altında tutuyor. Son aylarda ise Gazze’deki olaylara karşı tepki olarak İsrail’e giden gemilere saldırılar düzenleme tehdidinde bulunuyor.

Husilerin Kızıldeniz’de gerçekleştirdiği 33 gemiye yönelik saldırı, ABD güçleri tarafından önemli bir tehdit olarak değerlendirilerek, küresel deniz ticareti güvenliğini sağlamak amacıyla “Refah Muhafızı Operasyonu” adında çok uluslu deniz görev gücü oluşturuldu. Bu operasyon, ABD ve Japonya tarafından sunulan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararı ile desteklendi.

Küresel ticaretin önemli bir kısmı Süveyş Kanalı üzerinden gerçekleştiği için, Husilerin Kızıldeniz’deki saldırıları, uluslararası deniz güvenliği açısından ciddi bir tehdit oluşturuyor. ABD ve İngiltere’nin Husilere yönelik saldırıları, Husi yetkililerden ziyade altyapı ve mühimmat hedeflerini vurmayı amaçlıyor.

Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), ABD ve İngiltere’nin Husilere yönelik saldırılarına tepki göstermemiş, tansiyonu yükseltmekten kaçınmıştır. Ancak, Kızıldeniz ve Babu’l Mendeb Boğazı’ndaki saldırıların yansımalarından endişe duyduklarını belirtmişlerdir.