BM raportörü Rajagopal, İsrail için hesap gününün geleceğine kesinlikle inandığını söyledi

Rajagopal, İstanbul’da düzenlenen ve Anadolu Ajansı’nın (AA) Global İletişim Ortağı olduğu “Gazze’den Sonra Uluslararası Hukuku Yeniden Düşünmek” başlıklı konferansta, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını değerlendirdi.

Boğaziçi Üniversitesi Hukuk Fakültesi tarafından organize edilen etkinlikte konuşan Rajagopal, İsrail’in Gazze’de gerçekleştirdiği eylemler karşısında, özellikle Küresel Güney ülkelerinin güçlü bir duruş sergilediğini belirtti. Bu ülkelerin geçmişteki başarılarına değinen Rajagopal, 1970’lerde Güney Afrika’daki apartheid rejiminin yıkılmasında Küresel Güney’in oynadığı rolü hatırlattı.

Rajagopal, İsrail’e karşı ekonomik yaptırımlar ve ticari ambargolar gibi çeşitli önlemlerin uygulanması gerektiğini vurguladı. “Neden İsrail rejimi devrilmesin?” diye soran Rajagopal, BM Şartı’na karşı hareket eden, BM personelini öldüren ve BM’nin Filistinli mültecilere yardım eden ajansını terör örgütü olarak nitelendiren bir devletin hesap vermesi gerektiğini söyledi.

“Bir Dönüm Noktasındayız”

Rajagopal, İsrail’in BM’nin bir parçası olma arzusunda olmadığını belirterek, rejiminin değiştirilmesi gerektiğini savundu. İsrail’in BM Güvenlik Konseyi’nin vetosuna rağmen BM Genel Kurulu aracılığıyla devrilebileceğini ifade etti.

Rajagopal, BM Genel Kurulu’nun İsrail’e karşı ekonomik yaptırımlar veya silah ambargosu uygulama yetkisine sahip olduğunu vurguladı. Küresel Güney ülkelerinin, BM Sözleşmesi çerçevesindeki güçlerini kullanarak İsrail’e karşı harekete geçmeleri gerektiğini söyledi.

İsrail’in eylemlerinin sonuçlarına katlanmak zorunda kalacağını belirten Rajagopal, “İsrail için hesap günü kesinlikle gelecektir. Uluslararası Adalet Divanı’nın bulguları ve İsrail’in meşruiyetini kaybetmesi, bu süreçteki değişimi hızlandıracak.” dedi.

Son olarak, İsrail’deki radikal Siyonizm karşıtı hareketlerin son 15 yılda arttığını ve bir dönüm noktasına gelindiğini belirten Rajagopal, “Hesap günü hemen gelmeyebilir, ancak İsrail’in politikalarının sonsuza kadar sürmeyeceği açıktır. Bu durumun mutlaka bir sonu olacaktır.” ifadelerini kullandı.