İklim değişikliği araştırması: Dünya 2023’te “bilinmeyen bir bölgeye” girdi

2023’te İklim Değişikliğinin Durumu: Bilinmeyen Topraklara Giriş” başlıklı rapor, Oregon Üniversitesi liderliğindeki bir ekip bilim insanı tarafından hazırlandı ve iklim değişikliği ile küresel ısınmanın geldiği boyutları detaylı bir şekilde ele aldı.

Raporda, 2023’ün rekor sıcaklıklar, okyanus ısınmaları, Kuzey Atlantik deniz suyu sıcaklığındaki artış ve Antarktika’daki buzul seviyesinin düşük seviyelere gerilemesi gibi aşırılıklarla işaretlenmiş bir yıl olduğu vurgulandı. Bilim insanları, bu durumu dünyanın tehlikeli bir istikrarsızlık noktasına ilerlediği olarak değerlendirerek, insanlığın artık “bilinmeyen bir iklim bölgesine” adım attığını belirtti.

Raporda, 2023’ün Haziran-Ağustos döneminin kaydedilmiş en sıcak dönem olduğu, temmuz ayında en yüksek küresel günlük ortalama yüzey sıcaklığının görüldüğü ve 12 Eylül itibarıyla sıcaklığın endüstri öncesi döneme göre 1,5 dereceden fazla olduğu 38 gün yaşandığı ifade edildi. Ayrıca, deniz buzullarının düşük seviyelere, Grönland’daki buzul kütlesinde rekor düşüşe, okyanuslardaki asitlenmenin artışına ve küresel ağaç örtüsü kaybının devam ettiğine dair veriler raporda yer aldı.

Raporun vurguladığı bir diğer önemli nokta, Kovid-19 salgını sonrasında karbon emisyonlarının arttığı ve yenilenebilir enerji kullanımının, fosil yakıtlara kıyasla 15 kat daha düşük olduğu gerçeği oldu. Rapora göre, iklim değişikliğinin etkileri arasında orman yangınları, sel felaketleri ve diğer afetlerin yanı sıra ekosistem üzerindeki olumsuz etkiler de öne çıktı.

Raporun başyazarı Dr. Ripple, fosil yakıtların kullanımının azaltılmasının en acil öncelikleri arasında olduğunu vurgulayarak, dünya liderlerine fosil yakıt kullanımını durdurma ve ormanları koruma konusunda çağrıda bulundu. Ayrıca, iklim değişikliğiyle başa çıkmak için adil iklim adaptasyonlarına yönelik finansmanın önemine dikkat çekti.