Sinsi tehlike: Karaciğer yağlanması ve siroz riski

Günümüzde yaygın bir sağlık sorunu olarak karaciğer yağlanması, dünya genelinde hızla artan kronik karaciğer hastalıkları arasında önemli bir yer tutuyor. Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Bilal Toka, birçok kişinin bu durumu fark etmeden yaşadığını ve zamanında müdahale edilmediğinde karaciğer sirozu veya kanseri gibi ciddi hastalıkların gelişebileceğini belirtiyor. Türkiye’de her üç kişiden birinin karaciğer yağlanmasından etkilendiği tahmin edilmektedir.

Yayın: 17.10.2024 - 10:51

1160 kez okundu

Sinsi tehlike: Karaciğer yağlanması ve siroz riski

Günümüzde yaygın bir sağlık sorunu olarak karaciğer yağlanması, dünya genelinde hızla artan kronik karaciğer hastalıkları arasında önemli bir yer tutuyor. Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Bilal Toka, birçok kişinin bu durumu fark etmeden yaşadığını ve zamanında müdahale edilmediğinde karaciğer sirozu veya kanseri gibi ciddi hastalıkların gelişebileceğini belirtiyor. Türkiye’de her üç kişiden birinin karaciğer yağlanmasından etkilendiği tahmin edilmektedir.

Uzmanlar, gelecekte siroz ve karaciğer naklinin en büyük nedeninin karaciğer yağlanması olacağını öngörüyor. Doç. Dr. Bilal Toka, karaciğer yağlanmasının karaciğer hücrelerinde aşırı yağ birikimi sonucu ortaya çıktığını vurguluyor. Bu birikim, zamanla karaciğerin yapısını bozarak ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.

Alkol Tüketimi Dışında Nedenler

Karaciğer yağlanması, alkol tüketiminin yanı sıra alkol dışı nedenlerden de kaynaklanabiliyor. Doç. Dr. Toka, alkol dışı karaciğer yağlanmasının (Non-Alcoholic Fatty Liver Disease – NAFLD) giderek daha yaygın hale geldiğini, kilo fazlalığı, diyabet ve yüksek kolesterol gibi sağlık sorunlarıyla sıkı bir ilişki içinde olduğunu ifade ediyor. Türkiye’de artan hareketsiz yaşam tarzı ve yüksek kalorili beslenme alışkanlıkları, bu hastalığın önemini artırmaktadır.

Sessiz ve Gizli İlerleyiş

Karaciğer yağlanması genellikle sessiz ve sinsi bir şekilde ilerler. Doç. Dr. Toka, “Hastalık başlangıçta belirgin bir şikayet oluşturmaz; çoğu zaman sağlık kontrolü sırasında yapılan kan testleri veya karın ultrasonu ile tesadüfen tespit edilir.” diyor.

Belirtilere Dikkat

Hastalık ilerledikçe karın dolgunluğu, yorgunluk ve hafif karın ağrısı gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Ancak bu belirtiler genellikle göz ardı edilebilir ve hastaneye başvurma gereği hissetmeyebiliriz. Erken tedavi edilmezse karaciğer yağlanması, siroz ve karaciğer yetmezliği gibi daha ciddi sorunlara neden olabilir.

Kilo Vermek Koruma Sağlayabilir

Karaciğer yağlanması açısından yüksek risk taşıyan bireylerin başında obezite, diyabet ve yüksek kolesterol gibi faktörler geliyor. Doç. Dr. Toka, “Yaşam tarzı değişiklikleri; diyet, kilo verme ve egzersiz ile hastalığın ilerlemesini durdurabilir hatta geriletebilir.” diyerek önemine dikkat çekiyor.

Karaciğer yağlanması, erken tanı ve tedavi gerektiren kritik bir sağlık sorunudur. Tedavi sürecinde kilo kontrolü, diyabet ve yüksek kolesterolün yönetimi büyük önem taşır. Yüksek lif içeren bir diyet ve düzenli egzersiz, karaciğer yağlanmasından korunmada etkili yöntemlerdir. Bu nedenle, risk faktörlerini taşıyan kişilerin düzenli sağlık kontrolleri yapması son derece önemlidir.

Yorum Yaz

Yorumunuz minimum 10 karakter olmalıdır. (0)

Ziyaretçi olarak yorum yapıyorsun, dilersen Giriş Yap