Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırıyoruz. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz. Veri politikamız ile ilgili aklınıza takılan tüm soruları iletişim formu üzerinden bizlere sorabilirsiniz.
Gündemi yakala, kullanıcıların ve yazarların haberlerini takip et!
Son Dakika
Yemek Tarifleri
Diğer
Gazeteler
Bölgelere Göre
İnteraktif
Bağlantılar
Siyasiler
Bizi Takip Edin
Yayın: 30.03.2024 - 23:27
Güncelleme: 30.03.2024 - 23:35
612 kez okundu
Brezilya Amazon Yağmur Ormanları’nda gerçekleşen olağanüstü bir keşif, bilim dünyasını heyecanlandırdı. National Geographic’in Disney+ dizisi “Pole to Pole with Will Smith” çekimleri sırasında, daha önce belgelenmemiş dev bir anakonda türü keşfedildi. Bu muazzam yılan, “Ana Julia” adını aldı ve yaklaşık 8 metre uzunluğunda, 200 kilogram ağırlığında bir dev olarak tanımlandı.
Yılan, Brezilya’nın güneyindeki Mato Grosso do Sul eyaletindeki Formoso Nehri’nde bulundu. Profesör Freek Vonk liderliğindeki bilim insanları, keşiflerini heyecanla duyurdu ancak kısa bir süre sonra trajik bir haber geldi. Ana Julia, keşfedilmesinden sadece birkaç hafta sonra, aynı nehirde ölü bulundu.
Olayın ardından çeşitli spekülasyonlar ortaya atıldı. Bazı haberler, dev yılanın vurulmuş olabileceğini iddia etti. Ancak Hollandalı araştırmacı Vonk, bu iddiaları yalanladı ve yılanın ölüm nedeninin hala araştırıldığını belirtti ve doğal sebeplerin de buna yol açabileceği olasılığının olduğunu ekledi. Vonk, Instagram’da yaptığı açıklamada, “Demir gibi güçlü” olan Ana Julia’nın ölümüyle büyük bir üzüntü yaşadıklarını ifade etti.
“Birlikte yüzdüğüm kudretli büyük yeşil anakondanın bu hafta sonu nehirde ölü bulunduğunu, kalbimde muazzam bir acıyla size bildirmek istiyorum. Demir gibi güçlü, hayatta kalmayı başarmış, onlarca yıldır Bonito’nun etrafında yüzen bir hayvan. Bildiğimiz kadarıyla son derece sağlıklıydı ve halen hayatının en verimli dönemindeydi ve gelecek yıllarda soyundan gelen pek çok canlıya bakabilirdi. Etrafta bu türden, bu kadar büyük dev yılanlar pek yüzmediğinden biyoçeşitliliğe (ve özellikle bu türe) vurulan darbe de muazzam boyutta.”
Ana Julia’nın kaybı, bilim dünyasında büyük bir üzüntü yarattı çünkü bu dev yılan, nadir bulunan bir türdü ve biyoçeşitliliğin korunması açısından büyük öneme sahipti. Queensland Üniversitesi’nden öğretim görevlisi Bryan Fry, keşif yapıldığı sırada “Muhteşem canlıların boyutları inanılmazdı” diyerek olayın önemini vurguladı.
“Bu muhteşem canlıların boyutları inanılmazdı. Karşılaştığımız bir dişi anakonda şaşırtıcı bir şekilde 6,3 metre uzunluğundaydı. Waorani halkından bölgede 7,5 metreden uzun ve yaklaşık 500 kilogram ağırlığında başka anakondalar olduğuna dair anekdot raporları var”
Diversity dergisinde yayınlanan bir makalede, Ana Julia’nın, daha önce bilinen güney yeşil anakondadan 10 milyon yıl önce ayrıldığı ve genetik olarak yüzde 5,5 oranında farklı olduğu belirtildi. Bu da, bu muazzam yılanın, bilim dünyasına yeni bir tür olarak tanıtıldığını gösteriyor.
Bu olay, doğal yaşamın korunmasının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırlatır türden.
View this post on Instagram A post shared by Prof. dr. Freek Vonk (@freekvonk)
A post shared by Prof. dr. Freek Vonk (@freekvonk)
Yorumunuz minimum 10 karakter olmalıdır. (0)
Ziyaretçi olarak yorum yapıyorsun, dilersen Giriş Yap
Henüz bildirimin bulunmuyor.